Allah’ın Hüviyeti ve Varlık İlişkisi Üzerine

Allah’ın hüviyeti, varlıkla olan ilişkisini ve tecellilerini anlamak için önemli bir kavramdır. Bu bağlamda, Allah’ın varlığı ve sıfatları üzerine yapılan yorumlar dikkat çekmektedir.

Hüviyet

Allah ismi, Mutlak Varlık’ın özel bir yönünü ifade etmektedir. Mutlak Varlık, insan aklının kavrayabileceği sıfatlardan münezzeh olduğu için tam olarak anlaşılamaz. Bu nedenle, insan, O’nu tasvir etmeye çalışsa da yalnızca O’nun tecellilerinin bir yönü hakkında konuşabilir.

Allah’ın Rubûbiyet’i, varlıkla olan ilişkisini tanımlar. Kur’an’da, Allah’ın her şeyin Rabbi olduğu belirtilmektedir. Bu bağlamda, görünen ve görünmeyen tecelliler, Allah’ın iki büyük ismine karşılık gelir: Zâhir ve Bâtın. Görünen tecelli, maddi âlemi oluştururken, görünmeyen tecelli ruh âlemini meydana getirir.

Mutlak Varlık, yalnızca tecellilerinin büründüğü şekillerde bilinebilir. İlâhî İsimler, Hakk’ın tecellilerinin sonsuz sayıda mümkün şekillerini ifade eder. Haşr Sûresi’nin son âyetleri, Allah’ın varlıkla olan ilişkisini ve Hüviyet’inin işleyişini anlatmaktadır.

Kur’an’da, Allah’ın gaybı ve şehadeti bildiği belirtilmektedir. Gayb, insanın kavrayış alanının ötesindeki hakikatleri ifade ederken, şehadet ise gözle görülen varlıkları kapsar. Her iki alan da Allah’ın ezeli bilgisi içindedir ve O’nun Hüviyyeti, bilinmeyenden bilinene sürekli bir akış sağlar.

Allah’ın rahmeti, iki isimle ifade edilir: Rahmân ve Rahîm. Rahmân, her şeyin içinde merhametiyle var olan, Rahîm ise kuluna merhametle lütfeden anlamına gelir. Bu isimler, insanın Allah ile olan ilişkisini ve O’nun merhametini anlaması açısından önemlidir.

Sonuç olarak, Allah’ın Hüviyeti, varlıkta O’ndan başka gerçeklik olmadığını gösterir. Varlığın her yönü, Allah’ın Rahmân ismiyle varlık bulmuş ve ezeli ilmiyle zâhir olmuştur.

Başa dön tuşu