ABD ile Cezayir arasındaki güvenlik anlaşması ne anlama geliyor?

Joseph Haboush | Al Arabiya English | Tercüme: Mepa News
Geçtiğimiz ay ABD ve Cezayir ilk güvenlik iş birliği anlaşmasını imzalayarak, ABD’nin Çin’in Afrika’da artan etkisine ve Rusya’nın kıtadaki Amerikan çıkarlarını baltalama girişimlerine karşı koyma çabalarını yoğunlaştırdığı bir dönemde önemli bir adım atmış oldu.
Bu hafta ABD Afrika Komutanlığı’ndan (AFRICOM) üst düzey bir askeri heyet iki ülke arasındaki güvenlik işbirliğini daha da güçlendirmek üzere Libya’yı ziyaret etti.
ABD’li bir savunma yetkilisine göre Cezayir’le varılan anlaşma Pentagon ile Cezayir Savunma Bakanlığı arasında iki yılı aşkın süredir devam eden görüşmelerin ardından geldi. Yetkili, mutabakat zaptının bağlayıcı olmadığını ancak her iki ülkenin de deniz arama kurtarma, terörle mücadele, askeri eğitim ve askeri sağlık girişimleri de dahil olmak üzere kilit alanlarda potansiyel iş birliğini keşfetme niyetlerini özetlediğini vurguladı. Ayrıca, askeri iş birliği fırsatlarını belirlemek ve gözden geçirmek amacıyla her yıl toplanacak bir Ortak Askeri Komisyon (JMC) kurulacak. İlk JMC toplantısının 2025 yılında yapılması planlanıyor, ancak kesin tarihler henüz teyit edilmedi.
Pazartesi günü ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral CQ Brown, Cezayirli mevkidaşı ile Sahel bölgesindeki istikrarsızlık başta olmak üzere güvenlik konularına odaklanarak Mutabakat Zaptını görüştü. General Brown Cezayir’in “terörle mücadele” çabalarını övdü ve ikili bağların güçlendirilmesi için AFRICOM ile iş birliğinin sürdürülmesini teşvik etti.
Genelkurmay Başkanlığı Sözcüsü Jereal Dorsey şu ifadeleri kullandı:
“İstikrarlı ve müreffeh bir Afrika kıtası küresel güvenlik için elzemdir. ABD, Cezayir ve diğer bölgesel ortaklarıyla güvenlik gücü yardımı, tatbikatlar, lider angajmanları ve operasyonlar yoluyla askeri yeteneklerini geliştirmeye devam edecektir.”
Mutabakat Zaptı, AFRICOM Şefi General Michael Langley tarafından 22 Ocak’ta Cezayir’e yaptığı üçüncü ziyaret sırasında resmen imzalandı.
Çin ve Rusya’nın etkisine karşı koymak
Mutabakat Zaptı bağlayıcı olmamakla birlikte, ABD’nin Afrika ülkeleriyle ilişkilerini derinleştirmeye yönelik artan ilgisine işaret ediyor. Bu durum özellikle Çin’in artan etkisi ve Rusya’nın özellikle Wagner paralı asker grubu aracılığıyla kıtada uzun süredir devam eden müdahalesi karşısında dikkate değer.
Her iki partiden ABD’li milletvekillerinden oluşan bir grup 2022 yılında Cezayir’in Rusya ile artan bağlarından duydukları endişeyi dile getiren bir mektup yayınlamış ve Moskova ile yapıldığı bildirilen 7 milyar dolarlık silah anlaşması nedeniyle Cezayir hükümetindeki yetkililere yaptırım uygulanması çağrısında bulunmuştu.
İkinci bir ABD savunma yetkilisi ise Çin’in Afrika’daki birincil endişe kaynağı olmaya devam ettiğini açıkladı. “Bizim doğrudan rekabetimiz Çin ile, Rusya ile değil. Rusya sadece nifak tohumları ekiyor.” dedi.
Bu hafta AFRICOM komutan yardımcısı da üst düzey Libyalı yetkililerle bir araya geldi. Libya, Beşar Esed’in Moskova’ya kaçması ve ardından Rus güçlerinin geri çekilmesinin ardından Suriye’deki askeri müdahalesi azalan Rusya için kilit bir odak noktası haline geldi.
Artan bu gerilimlere rağmen ABD, özellikle Nijer ve ABD güçlerinin ayrılmasının istendiği diğer bölgelerdeki gerilemelerin ardından Afrika’da yeni askeri üsler kurmayı düşünmüyor. ABD daha önce Sahel’de IŞİD gibi gruplara karşı “terörle mücadele” operasyonları için Nijer’deki kritik üslere bel bağlıyordu.
Cezayir’le yeni imzalanan mutabakat zaptı daha fazla ortak askeri eğitim ve iş birliğine kapı açıyor ve muhtemelen Somali’dekine benzer hedefli askeri saldırıları destekliyor. İkinci savunma yetkilisi, “IŞİD Afrika’ya akıyor ve bu gruplar Batı çıkarlarına zarar vermeye çalıştığı için terörle mücadele bir öncelik olmaya devam ediyor” dedi.
Afrika’daki stratejik öncelikler
Yetkililer, ABD’nin Afrika genelinde ortaklıklar geliştirmeye devam etmeyi hedeflediğini söyledi. 2022 Ulusal Savunma Stratejisi’ne (NDS) göre en önemli önceliklerden biri Afrika’dan kaynaklanan ve ABD’nin iç güvenliği ve hayati ulusal çıkarları için risk teşkil eden “aşırılık yanlısı” tehditleri bertaraf etmek. NDS, Çin ve Rusya’nın kıtadaki kötücül etkisine karşı koyma çabaları da dahil olmak üzere, bölgesel müttefikler ve kurumlarla güvenlik iş birliğini vurguluyor.
ABD Afrika’daki dış politikasını yönlendirmeye devam ederken, Cezayir ile güvenlik iş birliği, hem geleneksel hem de yeni ortaya çıkan tehditlerle yüzleşirken bölgede istikrarı sağlamaya yönelik artan bir kararlılığın altını çiziyor.
Langley geçtiğimiz yıl, Rusya ve Çin’in Amerikan etkisini zayıflatma ve bölgesel istikrarı bozma çabalarını yoğunlaştırması nedeniyle ABD’nin Sahel’de giderek artan bir yanlış bilgilendirme kampanyasıyla boğuştuğu uyarısında bulunmuştu.
Al Arabiya English’te yayınlanan bu değerlendirme Mepa News okurları için Türkçeleştirilmiştir. Değerlendirmede yer alan ifadeler yazarın kendi görüşleridir ve Mepa News’in editöryel politikasını yansıtmayabilir.