İşte İsrail’in Suriye’nin Güneyine ilişkin Planı
Rasthaber – İbranice yayın yapan medya kuruluşları, İsrail’in Şam’ın
güneyindeki bölgeye yönelik planını ve buradaki kalıcı işgali çeşitli
yönleriyle açıkladı.
İsrail, bu bölge için kapsamlı planlar hazırlamış durumda.
Bu plan, bölgedeki köylerdeki evleri arayarak silah ve mühimmat bulmaktan,
bölgedeki Dürzilere vatandaşlık vermeye ve hatta onları İsrail hükümet
kurumlarında istihdam etmeye kadar uzanıyor.
Tesnim Haber Ajansı’nın İbranice yayın yapan 24 News
gazetesinden aktardığı habere göre, Netanyahu, Savunma Bakanı ve İsrail
güvenlik ve askeri kurumlarının komutanlarıyla birlikte Suriye ile ilişkilerde
belirli bir politika belirlemek üzere bir araya geldi.
Pazar akşamı düzenlenen toplantıya Netanyahu, Katz ve çok
sayıda üst düzey İsrail askeri ve istihbarat komutanı katıldı ve Suriye’nin
güneyine ilişkin belirli bir sonuca varıldı.
İsrailli uzmanlara göre İsrail, Suriye’nin güneyinin bir
Lübnan’ın güneyine dönüşmesini engellemeye çalışıyor.
Bu bağlamda İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu dün yaptığı
açıklamada, Şam’ın güneyindeki bölgede Heyet Tahrir el-Şam güçlerinin veya yeni
Suriye ordusunun varlığına izin vermeyeceklerini, Suriye’yi yöneten yeni
rejimin güçlerinden uzakta, Kuneytra, Dera ve Süveyda vilayetleri için özel
koşullar (özel özerklik) oluşturulmasını istediklerini açıkladı.
Ma’ariv gazetesi, İsrail ordusunun Şam’ın güneyinde ev ev
arama yaparak silah ve mühimmat temizlediğini de aktardı.
İbranice yayın yapan bu medya kuruluşuna göre, İsrail ordusu
söz konusu bölgelerdeki askeri varlığını artırıyor ve şu ana kadar Suriye
topraklarının derinliklerindeki tampon bölgede onlarca ev araması
gerçekleştirerek, bu aramalarda önemli miktarda silah ve mühimmat ele geçirip
bunları imha etti.
İbranice yayın yapan medya kuruluşuna göre, 210. Tümen’in
474. Tugayı’nın kuvvetleri Suriye topraklarının derinliklerindeki tampon
bölgede arama operasyonlarını sürdürüyor. Bu eylem, İsrail ordusunun Golan
Tepeleri’ni güvence altına alma operasyonunun bir parçası olarak duyurulurken
İsrail ordusu hala bölgenin hassas ve stratejik bölgelerinde konuşlanmış
durumda ve her gün İsrail için tehdit oluşturduğu düşünülen bölgelere
saldırıyor.
Operasyonun başlangıcından bu yana bölgede onlarca baskın ve
arama gerçekleştirilmiş, bölge halkından çok sayıda silah ele geçirilmiş ve
müsadere edilmiştir.
Ma’ariv’e göre İsrail ordusu, bölge sakinlerinin söz konusu
silahları İsrail karşıtı savaşçılara ulaştırmak amacıyla sakladığını düşünüyor.
Öte yandan İsrail ordusu geçen hafta bölgedeki İsrail
ordusuna ait mühimmat depolarından birine girerek burayı tamamen imha etti.
Walla News’in, İsrail ordusunun işgal ettiği bölgedeki nüfus
sayımını gerçekleştirdiğini belirten raporunun ardından bu gelişmeler yaşandı.
İsrail ordusu bu nüfus sayımının anket formunda, bu bölge
sakinlerinin istihdam durumunu inceleyerek, kimin hangi işlerde çalıştığını ve
eğitim seviyelerinin ne olduğunu tespit etmeyi amaçlıyor.
Medyada yer alan haberlere göre, İsrail bu bölgelerdeki
mevcut iş gücünü işe almaya çalışıyor ve onlara günlük 75 ila 100 dolar
arasında bir ücret vaat ediyor.
Raporda, söz konusu planın şu anda Kuneytra bölgesinde
uygulandığı belirtilirken, genç ve iş gücü yeterli işçilerin işgal altındaki
topraklara taşınarak buralarda çalıştırılmasının amaçlandığı ifade edildi.
Walla News’in haberine göre, bu çabalar, bölgedeki bazı
sakinlerin açıkça protesto gösterileri düzenlediği ve diğerlerine ülkelerinin
topraklarını işgal eden orduyla işbirliği yapmayı reddetmeleri yönünde
tavsiyelerde bulunduğu bir ortamda gerçekleşiyor.
Savunma Bakanı Yisrael Katz da dün yaptığı açıklamada, Tel
Aviv’in Suriye’nin güneyine yönelik yeni politikasının, Suriye’nin güneyinde
güvenlik bölgesi oluşturarak düşman güçlerin konuşlanmasına izin vermemek
olduğunu ve İsrail ordusunun bu konuda her türlü tehdide karşı harekete
geçeceğini duyurdu.
İsrail’in bu bölge halkıyla iyi ilişkiler kurmak istediğini,
bunu da bölgedeki Dürzilerle ilişkilere odaklanarak yapacağını ileri sürdü.
Bu açıklamalar, Yedioth Ahronoth gazetesinin bugünkü
sayısında Netanyahu’nun Suriye’deki Sünniler ile ülkedeki Dürziler arasında
gerginlik ve çatışma yaratma çabalarını ele almasına ve İsrail Başbakanı
Binyamin Netanyahu’nun bu meselede doğrudan dahli olduğunu iddia etmesine yol
açtı.
İbranice yayın yapan bu medya kuruluşunun haberine göre,
Netanyahu’nun dün, yani Pazar günü konuyla ilgili yaptığı açıklamalar şöyle:
Netanyahu dün yaptığı konuşmada iki temel noktaya değindi: Birincisi, Güney
Suriye bölgesinin askeri güçlerden tamamen tahliye edilmesi, ikincisi de
Suriye’deki Dürziler meselesi.
İkinci noktayla ilgili olarak, Suriye’nin güneyindeki Dürzi
toplumuna yönelik hiçbir tehdit oluşmasına izin vermeyeceğini, İsrail ordusunun
ikinci bir duyuruya kadar tepede (Cebelü-ş Şeyh) konuşlanmaya devam edeceğini
duyurdu.
Ahronoth’un haberine göre, Netanyahu’nun sözleri Suriye
halkından sert ve protesto dolu tepkilerle karşılandı, halk sokaklara dökülerek
protesto gösterileri düzenledi.
Suriye halkının Siyonist rejimin planlarına karşı çıktığı
konusu Şomrim haber ajansı tarafından da doğrulandı. Buna göre Tel Aviv’in
işgal altındaki Golan Tepeleri’ndeki Dürzilere vatandaşlık vermek için yaptığı
tüm çabalara rağmen, İsrail’in her yıl 400’den fazla kişiyi bunu yapmaya ikna
edemediğini, bu nedenle bu bölgedeki Dürzilerin yüzde 80’inden fazlasının
İsrail vatandaşlığını tercih etmediğini belirtti.